Bayram, Köy ve Öykü

Bayramın 1. günü giydik bayramlıklarımızı,süslendik püslendik, hazırlandık, gittik babaannesinin elini öpmeye. Ailecek bir güzel ettik kahvaltımızı , bayramlaştık.. Ohhh kahvaltılar bayramda bir başka güzel oluyor.

Oradan birkaç büyüğümüzün eline öpmeye gittik. İstanbulda geçen bayramımız bu kadar..

Daha sonrasında uzuun olan bayram tatilimizde ne yapalım, nerelere gidelim diye düşünürken, birden aklımıza senelerdir hiç gitmediğimiz yolunu bile unuttuğumuz köyümüz geldi. Öykücük hem köy havası alır,toprakla kaynaşır, hem anne ve babasına değişiklik olur hem de bayram için oraya giden anneannesi ve dedesine sürpriz yapar onlarlada bayramlaşırız diye düşünerek bayramın 2. günü sabaha karşı düştük Çorum yollarına...Ne de iyi ettik.7,5 saatte ulaştık köyümüze. Neredeyse gece çıktığımız için Öykü yolun büyük kısmında uyudu, yoksa heralde yol bitmezdi :)
Anneanne ve dede bizi görünce şaşırdılar, çok ama çok mutlu oldular.
Minik prensesimiz bol bol dedesiyle gezdi, horozlara, tavuklara baktı. Kimin ne işi varsa onlara yardım etti:)
Fasulye, patlıcan, biber kurutma zamanıymış. fasülyeler doğrandı kurutuldu. Öykücük bizim kışlık yiyeceklerimizin hepsini elleriyle yaptı :) Teşekkürler fıstığım kışın aç kalmayacağız sayende :)

Tandırda köy ekmeği yapan teyzeleri izledi.

Taze taze karpuz, kavun, üzüm sularını akıta akıta yedi.ohhh....



Fotoğraf makinemin şarjı bittiği için çok fazla foto çekemedim :(( Telefonla idare etmeye çalıştık, onları da bilgisayara yükleyemedim henüz.

Tatil bitiminde köy mahsülleriyle ve leblebilerimizle doldurduk arabamızı düştük İstanbul yollarına...